Ben Kimim? Sağlıklı Tarifler Kurumsal Beslenme Online Diyet Blog İletişim
İNSÜLİN DİRENCİ


İştah kontrol mekanizmasından kilo vermeye kadar bizi etkileyebilen insülin direnci, vücudun bir sinyalidir aslında. Diyabet olarak adlandırdığımız; halk arasında da şeker hastalığı olarak bilinen ömür boyu sürecek bu kronik rahatsızlığa yol açmaktadır. Göbek bölgesinde yağlanma artışıyla birlikte insülin direnci sinyallerini verebilir:

·         Sürekli atıştırma isteği

·         Sıkça tatlı yeme isteği

·         Bel çevresinin kalınlaşması

·         Kadınlarda adet düzensizlikleri

·         Yorgunluk ve halsizlik

·         Yemek sonrası ellerde titreme

·         Kilo verememe

Eğer bunlardan bir ya da birkaçına sahipseniz insülin direnci tespiti için kan tahlili yaptırmanız gerekmekte. İnsülin direncinin mekanizmasını basit bir şekilde açıklamaya çalışacağım: Karbonhidratın yapıtaşı olan glikoz, hücrelerimize temel olarak insülin hormonuyla giriş yapabiliyor. Hücrelerimiz doygunluğa erişince beyne ‘doydum’ sinyali gönderiliyor ve birey yemesini durduruyor. İnsülin direncinde vücutta insülin üretilse bile bu hormon kullanılamıyor. Dolayısıyla hücrelerimize glikoz girişi olamıyor ve bireyde sürekli acıkma, özellikle tatlı isteğinde artış gözlemleniyor.



İnsülin direncini düşürmek için neler yapılabilir?

Beslenmenizi gözden geçirin. Makro besin ögelerini(karbonhidrat, protein, yağ) kilo-boy endeksi ve hastalık durumunuza göre düzenleyin, yeterli ve dengeli beslenin, su için. Böylesine önemli bir durumda beslenme uzmanıyla çalışmanızı tavsiye ederim. Beslenme ile birlikte yapılması gereken diğer parça ise egzersiz. Egzersiz insülin direncinin atlatılmasında son derece önemli. Mutlaka gün içerisinde size en uygun hareket ve egzersizleri yapın. Yürüyün, imkânınız varsa yüzün... Egzersiz ve beslenmenin birlikte yürütülmesi insülin direncinde ayrı bir önem taşıyor. Kendinize iyi bakın, sevgiyle kalın.